KRALIN ATI


Kral atını çok severmiş, onu her şeyden üstün tutar, adeta üzerine titrermiş. Ama kral son zamanlar bayağı dertliymiş, çünkü atı sürekli ağlamaktaymış. Kral da, ülkenin dört bir yanına haber salmış ve atını güldüreni ödüllendireceğini, malk mülk sahibi yapacağını, güldürmeyi başaramıyanların da kellerinin gideceğini duyurmuş. Çok kişi şansını denemişse de atı bir türlü güldürememiş ve kellerinden olmuşlar.
Osmanlının biri de, şansını denemek istemiş ve krala başvurmuş. Bizim Osmanlıyı almışlar ahıra, iki dakika geçmeden atın kahkahaları duyulmaya başlamış. Osmanlı da ödülünü alıp köyüne dönmüş. Kral bu işe bir anlam verememişse de, atının gülmesine çok mutlu olmuş.
Aradan üç ay geçmesine rağmen, at hâlâ kahkahalar atıp gülmeye devam ediyormuş. Bunun üzerine Osmanlıyı tekrar çağırıp atı eskisi gibi ağlatmasını istemişler. Osmanlı yine ahıra dalmış ve iki dakika içinde atı hüngür hüngür ağlatmayı başarmış. Kral dayanamayıp osmanlıyı yanına çağırmış ve sormuş:
- Yahu Osmanlı, bu ata sen ne yaptın?
- Kulağına bir şeyler fısıldadım sadece efendim!..
- Ne fısıldadın ki; ilk önce niye kahkahaya boğuldu bu at?
- Hiiiiç sadece "Benimki seninkinden daha büyük!.." dedim.
- Yaa, peki nasıl ağlattın?
- İkinci sefer de çıkarıp gösterdim efendim!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder