SÜS KÖPEĞİ
Zengin bir işadamını av merakı sarmış; av tüfeği, tabanca, ne bulduysa almıs ama, av köpeği bulamamış. Bizim zengin de karısının süs köpeğini alıp, ava gitmiş. Ormana varınca, adam avlanmaya başlamış, süs köpeği de ormanda dolaşıyormuş. Ormanda öğle yemeğini arayan jaguar, süs köpeğini görünce şaşırmış, bakmış bakmış; bir şeye benzetememiş, kendi kendine sormuş:
- Ulan bu ne?
Bunu farkeden süs köpeği yerde iki kemık bulmuş, biraz oynadıktan sonra yüksek sesle söylenmiş:
- Yahu koca kaplanı yedim, hâlâ doymadım!..
Jaguar bunu duyunca tırsmıs:
- Ufak tefek ama, götürüyor galiba? "Baksana kaplan yedim, doymadım." diyor, nedir ki bu?
Jaguar kara kara düşünürken, ağaçta tarzanlık yapan bir maymun görmüş, maymunun yanına gitmiş, karşıdaki süs köpeğini göstererek sormuş:
- Bu ne yahu?
Maymun da kendini naza çekmiş:
- Söylerim ama, bir şartla; bundan sonra bana dokunmayacaksın.
Jaguar, maymunun şartını kabul etmiş. Maymun demiş ki:
- O sadece bir köpek, seni işletiyor.
Jaguar kendi kendine "Ya maymun beni işletiyorsa?" diye düşünmüş, maymuna emretmiş:
- Bin ulan sırtıma, köpeğin yanına beraber gidelim!..
Maymunun her şeyi anlattığını gören süs köpeği, "Ulan bu jaguar kesın beni yer, acaba ne yapsam?" diye düşünürken aklına parlak bir fikir gelmiş; önündeki kemiklerle oynayarak bağırmış:
- Ulan nerde kaldı bu maymun? İki dakikaya kadar bir jaguar getirecekti, hâlâ yok!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder