HİKÂYE
Allah bakmış ki; her gelen cennete giriyormuş. Cennetin de kapasitesi dolmak üzereymiş. Melekleri yanına çağıran Allah, emir vermiş:
- Cennete girmeye hak kazananların ölüm hikâyelerini dinleyin. Mantıklı ve haklı bulduklarınızı içeri alın. Mantıklı ve haklı bulmadıklarınızı da cehenneme gönderin!..
Allahın emrinden sonra, cennet kapısının zili çalmış. Kapıyı açan melekler, karşılarında bir adam görünce sormuşlar:
- Anlat bakalım, senin hikâyen nedir?
Adam da anlatmaya başlamış:
- Efendim, ben Amerikada bir apartmanın yirmi beşinci katında oturuyorum. Bir gün işten eve dödüğümde, karımı yatakta çırılçıplak gördüm. Onun beni aldattığını düşündüm ve evin her tarafını aramaya başladım. Tam o sırada karım, "Ne olur yapma!.." diye yalvarmaya başladı. Fakat hicbir yerde adamı bulamadım. En sonunda gözüm balkon demirlerine takıldı, orada bir adamın demirlere tutunarak asağı sarktığını gördüm. Hemen kosup, adamın parmaklarını ittiriverdim. Adam asağı düştü, dallara çarpıp sırtüstü yere yapıştı, ama ölmedi. Buzdolabını tuttuğum gibi adamın üstüne attım. Adam ölünce, ben de sevincimden kalp krizi geçirip öldüm.
Adamı mantıklı bulan melekler, buyur etmişler:
- Geç bakalım içeri.
Biraz sonra cennet kapısının zili yine çalmış. Kapıyı açan açan melekler, karşılarında bir adam daha görünce sormuşlar:
- Senin hikâyen nedir?
- Ben Amerikada bir apartmanin yirmi altıncı katında oturuyorum. Balkona çıkıp hava alırken, dengemi kaybettim. Aşağı düşerken yirmi beşinci katın balkon parmaklıklarına tutundum. Manyağın biri önce beni aşağıya attı, sonra da üzerime buzdolabı fırlattı, ben de öldüm.
Adamı dinleyen melekler demişler ki:
- Sen de masumsun, geç bakalım içeri.
Cennet kapısının zili biraz sonra yine çalmış. Kapıyı açan melekler, karşılarında Bill Clinton'ı görünce çok şaşırmışlar:
- Yahu sen ne arıyorsun burada?
O da başlamış anlatmaya:
- Şimdi hikâyem şöyle; ben çırılçıplak o buzdolabının içindeydim!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder