EVVEL ALLAH


Uluslararası şirketlerden biri, "En basarılı olacak üst düzey yöneticiyi nasıl seçelim?" diye insan kaynakları bölümüne bir test hazırlatmış. Psikologlar üç ay çalışıp, ilk denemeyi bir alt şirkete müracaat eden 3 aday üzerinde yapmışlar. İlk aday olan bir Almanı bir odaya koymuşlar, yanına da fıstık gibi bir kadın, bir yatak, bir ütü masası, ütü ve 20 tane de yeni yıkanmış gömlek bıraktıktan sonra demişler ki:
- 45 dakika vaktin var, sonra seni alıp komisyonda görüşeceğiz.
45 dakika sonra kapıyı açıp, içeri bakmışlar; 20 gömlek de duvarda ütülü duruyormuş, kadın ise bir köşede oturmuş, adamın perişan halini seyrediyormuş. Almana sormuşlar:
- Anlat bakalım, ne yaptın?
- Ben Almanım, bizde iş her şeyden önce gelir, 45 dakikada ancak 20 gömleği ütüleyebildim.
İkinci aday bir Fransızmış. Onu da aynı odaya koymuşlar ve 45 dakika bekledikten sonra bakmışlar ki: kadın odada saçını başını düzeltiyor, adam da kravatını bağlıyormuş, gömlekler ise ütüsüz duruyormuş. Fransıza sormuşlar:
- Anlat bakalım, sen ne yaptın?
- Ben Fransızım, bizde aşk her şeyden önce gelir.
Üçüncü aday bir Türkmüş, onu da aynı odaya kapatmışlar. 45 dakika sonra gidip bir bakmışlar ki; kadın perişan vaziyette giyinmeye çalışıyormuş, gömleklerin hepsi de ütülenmiş olarak duvarda asılıymış. İyice şaşıran şirket psikologları Türke sormuşlar:
- Anlat bakalım, sen ne yaptın?
Bizim Türk, gururla cevap vermiş:
- Ben Türküm, biz adamı çalıştırmayı da biliriz, çalışanı da evvel Allah bu hale getiririz!..

Hiç yorum yok:

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











EMEĞE SAYGI

Bu site için harcadığım emeği saygı duymak istiyorsanız, bu sitede verilen bilgileri kendi sitelerinizde kullanırken
adresini kaynak gösteriniz.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı