MANTIK


Amerikaya Oxford üniversitesine matematik tahsili için giden genç, yaz tatili için evine dönmüş. Annesi, dört gözle beklediği çocuğu için en güzel yemekleri pişirmiş. Özellikle de, oğlunun tavuk sevdiğini bildiği için, nar gibi kızarmış iki de tavuk hazırlamış. Çocuk eve girince, büyük bir sevinçle karşılamışlar. Anne, oğlunun uzun yoldan geldiğini ve çok acıkmış olduğunu düşünerek hemen onları mutfağa almış. Nar gibi kızarmış tavuklar ise masada, en tok adamın bile iştahını kabartacak şekilde ihtişamla duruyormuş. Baba oğluna sormuş:
- Eee, anlat bakalım oğlum, üniversitede neler öğrendiniz?
- Baba, pek çok şey gördüğümüz söylenemez. Fakat bize mantık diye bir konu öğrettiler. Harikulade bir şey!.. Bak baba, bu mantık sayesinde mesela masada üç tane tavuk olduğunu sana ispatlayabilirim.
- Ya, öyle mi, nasıl ispatlayacaksın?
- Bak baba, şu birinci tavuk, şu ise ikinci tavuk değil mi?
- Evet?
- İşte, bir, iki daha; üç eder. O halde masada üç tavuk vardır.
Baba büyük paralar harcayarak, büyük umutlarla, büyük bir ülkenin en büyük üniversitesine gönderdiği oğlunun böyle saçma sapan şeyler öğrenerek, dönmesine canı çok sıkılmış ve hanımına dönerek kızgın bir sesle şöyle demiş:
- Bak hanım, şu birinci tavuğu sadece sen yiyeceksin, ikincisini ben yiyeceğim, üçüncüsünü de oğlumuz yesin!..

Hiç yorum yok:

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











EMEĞE SAYGI

Bu site için harcadığım emeği saygı duymak istiyorsanız, bu sitede verilen bilgileri kendi sitelerinizde kullanırken
adresini kaynak gösteriniz.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı