SAAT KAÇ?


Bir kovboy atıyla gezerken, yol kenarında çırılçıplak uzanmış yatan bir Kızılderili görünce sormuş:
- Senin işin gücün yok mu, burada ne yapıyorsun böyle?
Kızılderili cevap vermiş:
- Kimin saati olmamak, saati bana sormak, ben ona saati söylemek.
Kovboy şaşırmış:
- Allah allah! Peki, bana söyle bakalım saat kaç?
Kızılderili bunun üzerine kafasını kaldırıp güneşe bakmis, sonra da "şeyinin" yerdeki gölgesine bakmış ve cevap vermiş:
- Saat 2.
Kovboy, kendi saatine bakmış ve saat gercekten 2, kendi kendine söylenmiş:
- İnanılmaz bir şey bu!..
Yoluna devam eden kovboy, yarım saat daha yürüdükten sonra, yine çırılçıplak yatan başka bir Kızılderili görünce sormuş:
- Yoksa sen de mi saati söylüyosun?
Kızılderili gülmüş:
- Evet senin saatin olmamak, saati bana sormak, ben sana doğru saati söylemek.
Kovboy bunu da bir denemek istemiş:
- Peki, söyle o zaman saat kaç?
Kızılderili önce kafasını kaldırıp güneşe bakmış, sonra da şeyinin yerdeki gölgesine bakmış ve cevap vermiş:
- Saat 2,30.
Kovboy yine saatine bakmış ki; saat 2,30, kendi kendine demiş ki:
- İşe bak yahu, bunlar saatin kaç olduğunu nasıl biliyorlar acaba?
Kovboy bu düşüncelerle yoluna devam ederken, yine çırılçıplak yere uzanmış bir kızılderiliyle karşılaşmış, fakat bu seferki yatmakla da kalmamış, o halde masturbasyon yapıyormuş. Kovboy seslenmiş:
- Sakın, sen de saati söylüyorum deme!..
Kızılderili cevap vermiş:
- Hayır, ben saati kurmak!..

Hiç yorum yok:

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











EMEĞE SAYGI

Bu site için harcadığım emeği saygı duymak istiyorsanız, bu sitede verilen bilgileri kendi sitelerinizde kullanırken
adresini kaynak gösteriniz.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı