EV HANIMI


Adam, akşamüstü iş çıkısı eve geldiğinde, evin bahçesinin karmakarışık olduğunu görmüş. Üç çocuk da bahçede çamurlar içinde oynuyormuş. Boş yemek kutuları ve içecekler etrafa saçılmış. Karısının arabası, garaj kapısının önünde, bir kapısı açık şekilde yamuk halde park eder durumdaymış.
Evin içine girdiğinde, durum daha da vahim bir sekle dönüşmüş. Girişteki halının bir kenarı kıvrılmış, havaya kalkmış ve abajur sehpanın üzerine devrilmiş. Salondaki televizyonun sesi sonuna kadar açık bir halde çizgi film kanalındaymış. Oturma odasında yerler, oyuncaklar ve çocuk giysileri ile kaplıymış. Mutfağa girdiğinde, lavabonun sabah kahvaltısı bulaşıkları ile dolu olduğunu görmüş. Ayrıca, kırılmış bir bardağın parçaları masanın altında duruyormuş.
Üst kata yöneldiğinde, merdivenlerdeki elbiseleri fark etmiş. Telaşla karısının başına kötü bir şey gelmiş olabileceğini ye da hastalanmış olduğunu düşünerek, hızla koşmaya başlamış. Yatak odasına girdiğinde, karısını yatakta, gecelikle uzanmış, kitap okurken bulmuş. Karısı, adamı görünce, okuduğu kitaptan başını kaldırmış ve hafifçe gülümseyerek sormuş:
- Günün nasıl geçti?
- Her zamanki gibi.
Karısına bu cevabı veren adam, şaşkınlıkla söylenmiş:
- Ne oldu bugün böyle?
Karısı, tekrar gülümseyerek demiş ki:
- Sen her gün eve döndüğünde, "Bütün gün ne yaptın ki?" demez miydin?
- Evet.
- Güzel!.. Bugün, her gün yaptıklarımı, yapmadım!..

Hiç yorum yok:

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











EMEĞE SAYGI

Bu site için harcadığım emeği saygı duymak istiyorsanız, bu sitede verilen bilgileri kendi sitelerinizde kullanırken
adresini kaynak gösteriniz.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı