SOLUCAN
Dede, bahçede oynayan torununu gözetliyormuş. Torunu bahçede oynarken, bir tezeğin içinde solucan bulmuş; çekip çıkarmış solucanı. O sırada dedesi torununun zekiliğini ölçmek için yanına gidip sormuş:
- O solucanı tekrar deliğe sokabilir misin?
- Evet dede.
Dede gülerek demiş ki:
- Sen onu tekrar deliğe sok, benden sana 10 lira.
Çocuk içeri annesinin odasına koşmuş, saç spreyini kaptığı gibi geri gelip, solucana sıkmış, kalem gibi düzleşen solucanı da çıkardığı deliğe sokmuş. Dede, torununun zekasına hayran kalmış ve 10 liray vermiş.
Ertesi gün bahçede oynarken, bu sefer ninesi yanına gelmiş, çocuğun eline 20 lira sıkıştırken manalı manalı sormuş:
- Sen dedene neler öğretmişin öyle?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
POPÜLER YAYINLAR
-
Allah, dünyayı yaratacağı zaman, ilk önce eşeği çağırmış ve demiş ki: - Ey eşek, sana 40 yıl ömür veriyorum. Bu süre içinde insanlara hizme...
-
İlkokul 5. sınıfta resim dersinde öğretmen demiş ki: - Çocuklar konu serbest, hepiniz hayvan resimleri çizin. 10 dakika sonra küçük Ahmet...
-
Fizikçi, matematikçi, kimyacı, jeolog ve antropologdan oluşan bir heyet bir araştırma için arazide bulunuyormuş. Birden yağmur bastırınca, ...
-
Kasabayı sel basmış. Sular giderek yükselirken, halk panik içinde kaçmaya baslamış. Kilisedeki herkes dağılırken, kaçmayan papaz demiş ki: ...
-
Adamım biri Afrika ormanlarında avlanırken yamyamlara yakalanmış. Yamyamlar adamı tuttukları gibi kabile reisinin huzuruna çıkarmışlar. Kabi...
-
Doktorun biri yeni bir muayene açmış, kapıya bir yazı asmış: - Vizite ücreti 100 lira, iyileştirmediğimiz hastaya beş mislini geri veriyoruz...
-
Yeni mezun bir doğum doktoru, kasabada muayenehane açmış. Birkaç gün sonra biri gelmiş, onu doğuma çağırmış. Ertesi gün eve dönen doktoru, ...
-
İngiltere'yi gezmek isteyen Temel, İngilizce bilmediğinden arkadaşı Dursun'a sormuş: - Ula Tursun, İngiltere'ye cidince onlar...
-
Temel ile Fadime, kızları Emine'yi evlendirmişler. Düğünden sonra bir hafta geçmiş, ama yeni evlilerden hâlâ bir haber yokmuş. Bu durum...
-
Nasrettin Hoca yolda yürürken, biri ensesine öyle bir vurmuş ki, nerdeyse yere düşecekmiş, hiddetle dönüp bakmış; karşısında tanımadığı genç...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder