TÜRK TEKNOLOJİSİ


Bir Türk, Japon arkadaşının daveti üzerine Japonya'ya gitmiş. Birkaç gün gezdikten sonra arkadaşı onu çalıştığı fabrikaya götürmüş. Teknoloji çok muazzammış. Japon demiş ki:
- Burada robot yapıyoruz. Şu robotlar öğle yemeğini hazırlar ve getirir. Şu robotlar bebek bakar. Şu robotlar da araba bile kullanır.
Bizim Türk vatandaşı hayretler içinde kalmış, fabrikada dolaştıkça; gözleri fal taşı gibi açılmış. Japonya'dan ayrılırken, Japon arkadaşı Türkiye'ye mutlaka gelmek ve Türk teknolojisini görmek istediğini söylemiş.
Japon bir yıl sonra Türkiye'ye gelmiş. Fakat bizim Türk ne yapacağını şaşırmış, Japonya'da gördüklerinin altında kalmamak için kara kara düşünmeye başlamış, aklına hamam gelmiş. Bizim Türk kendi kendine "Japon ne anlar Türk hamamından!" demiş, misafirini hamama götürmüş. Türk hamamını çok ilginç bulan Japon sormuş:
- Ne oluyor burada?
Türk cevap vermiş:
- Biz burada insan yapıyoruz.
- Sahi mi?
- Evet!..
Japon iyice afallamış. Bir odanın kapısını açmışlar; içeride tellak bir adamın kolunu ovuyormuş. Türk, Japon'a dönerek izah etmiş:
- Bak, burada kollar monte ediliyor.
Başka bir odanın kapısını açmışlar; içerideki tellak bir adamın bacağını ovuyormuş. Bu fırsatı kaçırmayan Türk hemen havasını atmış:
- Burada bacaklar takılıyor.
Japon, gördükleri karşısında şaşkına dönmüş. Diğer odanın kapısını açmışlar; içeride bir kadının üstünde bir erkek iş üstünde. Japon sormuş:
- Peki burada ne oluyor?
Manzarayı gören Türk, birkaç saniye düşündükten sonra izah etmiş:
- Burada montaj bitmiş, delikler açılıyor!..

Hiç yorum yok:

MÜZİK

Kulaklarımıza hoş gelen ölçülü ve uyumlu seslere müzik denir. Saz, keman, cümbüş, darbuka, klarnet ve piyano vs gibi ögelere de müzik aleti denir. Müzik aletlerinin uyumuyla şarkı veya türkü söyleyen kişiye ses sanatçısı denir.
Eskiden şarkılar ve türküler plaklara kaydediliyor, gramofonlarla dinleniyordu. Sonra da plak çalan pikaplar piyasaya çıktı. Daha sonra teyplerle dinlenebilen kaset devri başladı. En sonunda CD ve MP3 furyası başlayınca kasetlerin papucu dama atıldı. Teknoloji gelişince müzik aletlerini taklit eden orglar çıktı. Cep telefonuyla bile kaliteli videolar çekilmeye başladı.
Ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu tesadüflere bağlıydı. Siz inşaatta harç kararken, tuğla taşırken, demir bağlarken türkü veya şarkı söylersiniz. Sesiniz ne kadar güzel olursa olsun; bir müzik yapımcısının dikkatini çekerseniz ünlü oluyordunuz. Bu da Milli Piyango'da büyük ikramiyenin size çıkması gibi bir şeydi.
Günümüzde ise ünlü bir ses sanatçısı olmanın yolu YouTube'dan geçiyor. Kendinizi şarkı, türkü söylerken videoya çekiyorsunuz ve YouTube'a yüklüyorsunuz. İzlenme sayısında patlama olursa: Ünlü oluyorsunuz.
Düğünlerde şarkı, türkü ve oyun havaları çalan piyanist şantörler bile YouTube sayesinde dünya çapında tanınır oldu.
Ne yazık ki sağlığında değeri bilinmeyen bazı ses sanatçılarımız vefat ettikten sonra YouTube sayesinde ünlü oldu.
Şimdi gelelim esas konuya: Sesiniz çok güzel. Söylediğiniz şarkı veya türkü de güzel. Ama teknik açıdan zayıfsa: Yaptığınız videonun müziği kulakları tırmalar.
Bazı şarkılar, türküler ve onlara ses veren sanatçılar vardır. Bunlar zaman geçtikçe yıllanmış şarap gibi değerlenir. Ama o eserler zamanla aşınır ve o sesi dinlemek zor olur.
Aşınmış eserleri teknik açıdan düzeltmek mümkündür.
İşte bu YouTube kanalı aşınmış eserlerin ses izlerini aslına sadık kalarak onarmaktadır.
Bu YouTube kanalının işi: Kötü olanı iyi, iyi olanı daha iyi, güzel olanı daha güzel yapmaktır.
Teknik açıdan en kaliteli müziği dinlemek, en kaliteli sinema filmini izlemek isterseniz: Lütfen YouTube kanalıma abone olunuz.

YouTube Kanalım İçin Burayı Tıklayın


POPÜLER YAYINLAR


DOST SİTELER

Gitmek istediğiniz sitenin logosuna tıklayınız.











EMEĞE SAYGI

Bu site için harcadığım emeği saygı duymak istiyorsanız, bu sitede verilen bilgileri kendi sitelerinizde kullanırken
adresini kaynak gösteriniz.

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı